CHP VE MUHALEFET OLAMAMAK

 

Son günlerde uzaktan da olsa izlediklerim beni şaşkına çeviriyor. İktidar muhalefete pas veriyor. Muhalefet de aynı şekilde iktidara dönüş yapıyor.

Sahi neler oluyor…

Türkiye’de ve dünyada her yer yasaklar içinde mücadele ederken, Türkiye’deki kongrelerin yasaklara rağmen ‘lebaleb’ dolu olması, siyasi bir rehavet mi desem, yoksa iktidar olmanın keyfiyeti mi? Bilemedim…

Bazı bölgelerden gelen özür daha bitmeden bir diğer kongre.

Kongreler oy toplamak yerine, oy kaybetme toplantılarına dönüşebilir.

İktidarda durumlar böyleyken, muhalefet her zaman ki aymazlığın ve muhalefette kalmanın rahatlığı içinde. Sanki asla iktidar olamayacağını biliyor ve buna inanıyor. Ancak o da iktidar gibi dikkatsiz. Bu millet onu muhalefet yaptığı gibi, bu hakkını da çok kolay elinden alabilir.

Yıllardır AKP’li belediyelerin hizmetleri ortada. Buna rağmen eksiklikler olmuş ki halk onlardan yetkiyi almış. Ancak, İstanbul eski günlerine bu kadar hızlı nasıl dönebiliyor, aklım almıyor. Hazır kurulu sistemi de mi işletemiyorsunuz? İstanbul çöp deryasına dönmüş, korkum o ki kuraklık bahane edilerek su kesintileri de yaşayabilir İstanbullular. 

Benim öngörüm; halk her şeyi izliyor. Görüyor…

Yasaklara rağmen, bunca sıkıntı içerisinde sergilenen siyasi faaliyetler, toplumda huzursuzluğa neden oluyor.

Böyle bir muhalefet olursa, iktidar da böyle rahat olur işte.

Demek ki neymiş? Muhalefet olmak yan gelip yatmak değilmiş. Ülke için proje üretmek ve iktidarı buna zorlamakmış.

Yapacak ne çok işi var muhalefetin, oysa zerre kadar iktidar hayali olmayan bir CHP’nin karşısında iktidar olmakta hem kolay hem eğlenceli.

Tam da bu yüzden halk; iktidara sürekli devam derken, yapılan onca güzel hizmetleri bu kongrelerle gölgelememeli.

 

Son günlerde uzaktan da olsa izlediklerim beni şaşkına çeviriyor. İktidar muhalefete pas veriyor. Muhalefet de aynı şekilde iktidara dönüş yapıyor.

Sahi neler oluyor…

Türkiye’de ve dünyada her yer yasaklar içinde mücadele ederken, Türkiye’deki kongrelerin yasaklara rağmen ‘lebaleb’ dolu olması, siyasi bir rehavet mi desem, yoksa iktidar olmanın keyfiyeti mi? Bilemedim…

Bazı bölgelerden gelen özür daha bitmeden bir diğer kongre.

Kongreler oy toplamak yerine, oy kaybetme toplantılarına dönüşebilir.

İktidarda durumlar böyleyken, muhalefet her zaman ki aymazlığın ve muhalefette kalmanın rahatlığı içinde. Sanki asla iktidar olamayacağını biliyor ve buna inanıyor. Ancak o da iktidar gibi dikkatsiz. Bu millet onu muhalefet yaptığı gibi, bu hakkını da çok kolay elinden alabilir.

Yıllardır AKP’li belediyelerin hizmetleri ortada. Buna rağmen eksiklikler olmuş ki halk onlardan yetkiyi almış. Ancak, İstanbul eski günlerine bu kadar hızlı nasıl dönebiliyor, aklım almıyor. Hazır kurulu sistemi de mi işletemiyorsunuz? İstanbul çöp deryasına dönmüş, korkum o ki kuraklık bahane edilerek su kesintileri de yaşayabilir İstanbullular. 

Benim öngörüm; halk her şeyi izliyor. Görüyor…

Yasaklara rağmen, bunca sıkıntı içerisinde sergilenen siyasi faaliyetler, toplumda huzursuzluğa neden oluyor.

Böyle bir muhalefet olursa, iktidar da böyle rahat olur işte.

Demek ki neymiş? Muhalefet olmak yan gelip yatmak değilmiş. Ülke için proje üretmek ve iktidarı buna zorlamakmış.

Yapacak ne çok işi var muhalefetin, oysa zerre kadar iktidar hayali olmayan bir CHP’nin karşısında iktidar olmakta hem kolay hem eğlenceli.

Tam da bu yüzden halk; iktidara sürekli devam derken, yapılan onca güzel hizmetleri bu kongrelerle gölgelememeli.

BELEDİYELER

EKONOMİ